Politika/Siyaset - 34. sayfa

Mağaradakiler

Aydın mı dersiniz, entelektüel mi dersiniz? İki kavrama farklı anlamlar mı yüklersiniz? Aydınlardan/ entelektüellerden çok şeyler mi beklersiniz, hiçbir şey beklemez misiniz?.. Öyle ya da böyle, kültürle derinlemesine alışveriş kaygınız varsa, zaman eksenine düşünce mesaisi düşürebiliyorsanız, bu kavramlar üzerine kafa yorarsınız, bu sorulara cevap arasınız, ufuk ararsınız.

Haçlı Seferleri

Selçuk Türkleri ile Bizanslılar arasındaki Malazgirt Savaşı’yla başlayan, 11. yüzyılın sonundan 13. yüzyılın sonuna yaklaşık ikiyüz yıllık Haçlı Seferleri ile süren, 1453’te İstanbul’un fethi ile noktalanan süreç... Doğu ile Batı, İslam dünyası ile Hıristiyan dünyası arasında Haçlı Seferleri’nden bugüne varlığını koruyan derin ve ürkütücü uçurum.

İnternet Dolunay Cemaat

Modernizmin uzantısında hem toplumsallaşan hem kitleselleşen “new-age-yeni çağ” kültürü... Usulca büyüyen, hızla güçlenen Fethullah Gülen cemaati... İnsanlığın önünde büyük bir fırsat ve ihmale gelmez bir tehlike halinde duran internet...İnternet, Dolunay, Cemaat bu üç simgesel olgu üzerinden “bir dünya parçası olarak Türkiye”nin bugününe ve geleceğine bakmaya çalışıyor, kritik bir çağ dönümünün ipuçlarını gündelik söylemler içinden çıkarmaya çalışıyor.

Feminist Teori

Feminist eleştirinin, çağımızın hemen bütün temel düşünce akımları hakkında, onların zaaflarına işaret eden veya onları zenginleştiren bir çift sözü var. Josephine Donovan’ın kitabı, feminist teorinin her iki yanıyla mükemmel bir tanıtımını yapıyor.

Kalkınma İktisadı
Yükselişi ve Gerilemesi

Kalkınma İktisadı, 1940'lardan 80'lere kadar sadece iktisatçıların değil, "dünya meseleleri" üzerine düşünen hemen herkesin ilgi odağıydı. Özellikle "azgelişmiş" ülkelerde, yani Üçüncü Dünya'da 21. yüzyıla yaklaşırken bu konu kenara itilmiş görünüyor. Oysa Üçüncü Dünyalıların sorunları derinleşerek sürüyor. Dünya nüfusunun yüzde 75'ini oluşturan bu ülkelerin gelişme sorunlarını dert eden iktisatçıların da nesli tükenmiş değil, neyse ki...

Totalitarizmin Kaynakları 1 / Antisemitizm

Yahudi karşıtlığından farklı bir temelde, belki bir modern çağ yan etkisi sayılabilecek biçimde ortaya çıkan Antisemitik akımların doğuşunu, 19. yüzyıldan 20. yüzyıla dönülen çağ aralığındaki gelişmeleri ele alan bir inceleme. Arendt, Totalitarizmin Kaynakları’nın birinci cildinde, 20. yüzyılda sayısız insan hayatına malolacak, soykırım girişimlerine, katliamlara, toplumsal hezeyanlara kapı aralayacak, ardından siyonist şiddetle karşı dramlar yaratacak bir eşiği analiz ediyor.

Milliyetçi Düşünce ve Sömürge Dünyası

Partha Chatterjee, Hindistan örneğinden yola çıkarak, Doğulu sömürge ülkelerdeki millî devletlerin kuruluşuna, “milliyetçi düşünce”nin ve milliyetçi akımların doğuşuna özgün bir kuramsal yaklaşım getiriyor; “kalkış, manevra, varış” evrelerini inceliyor. Kalıplaşmış anti-emperyalist yorumlara sığınmadan, Batılı modelleri örnek almadan...

Yeni Osmanlı Düşüncesinin Doğuşu

Önce İttifak-ı Hamiyyet adlı gizli örgüt aracılığıyla, ardından Jön Türk bayrağı altında biçimlenen modern aydın hareketi, “Batılı” bir görünüme sahipti. Ancak bu görünüm, geleneksel Osmanlı dünya görüşü üzerinde temellenen sorularla ve İslamî kavramlar-aydınlanmacılık arasındaki sentez arayışlarıyla birlikte değerlendirilmelidir.

Türkiye Cumhuriyeti'nde Yahudiler

Cumhuriyet’in kuruluşundan 40’lı yılların sonuna uzanan dönemde Türkiye Yahudileri; onların Türk toplumu ve Türkiye Cumhuriyeti devletiyle ilişkileri... Kulağa hoş geleni ya da duyulması istenenleri değil, olanı biteni, yaşananları anlatan bir araştırma.

Umrandan Uygarlığa

Cemil Meriç’in, 21. yüzyıla taşacağı anlaşılan “batılılaşma-çağdaşlaşma-uygarlık” tartışmalarına çok yıllar öncesinden katkı sağlayan, ufuk açan denemeleri, makaleleri... “İki yol var insanlık için:Kendi kendini imha veya gerçekten insanlaşmak. İnsanlık tek merkeze yönelen bir tür; öteki türler gibi dağılıcı değil. Bu biricik düşünen türün sonu, çözülüş olamaz. Mekan ve zamanı aşacak insan."

Devlet, Sistem ve Kimlik
Uluslararası İlişkilerde Temel Yaklaşımlar

Soğuk Savaş döneminin sona ermesi, klasik anlamıyla uluslararası ilişkileri altüst ederken, uluslararası ilişkiler kavramı üzerine de yeni tartışmalar başlattı. Devlet, Sistem ve Kimlik sözkonusu tartışmalara katkı niteliğindeki çalışmalardan oluşan önemli ve "yeni" bir derleme. Atila Eralp, İhsan Dağı, Fuat Keyman, Necati Polat, Oktay Tanrısever, Faruk Yalvaç ve Nuri Yurdusev'in makaleleriyle...

Türklerin Elinde Bir Alman Tacir

16. yüzyılın ikinci yarısında, ticaret yapmak ve Doğu’yu tanımak amacıyla yollara düşen Krafft’ın Trablusşam, Lübnan, Halep üzerinden hapishane hücresine uzanan macerası, anıları, gözlemleri... Yabancı gözüyle, 16. yüzyılın Osmanlı-Doğu-Ortadoğu hayatı, Türk erkeği, Müslüman kadını, ticaret anlayışı, gündelik ilişkiler, gelenekler, alışkanlıklar, kozmopolit toplumsal yapının yansımaları, hapishane koşulları.

Cumartesi Anneleri

Berat Günçıkan’ın Cumartesi Anneleri’ndeki röportajları, Erzade Ertem’in çok şey söyleyen fotoğraflarıyla birlikte, “kayboluş” öykülerini ve kayıp yakınlarının acılarını anlatıyor. Cumhuriyet tarihinin en acı, en kabul edilemez, en yüz kızartıcı sayfalarından birini... Cumartesi Anneleri, bu sayfayı kapatmak, unutturmak isteyenlerle, “Neredeler?” sorusunun peşini bırakmayanların mücadelesinde, insanî olanı, umudu tüketmeme kararlılığını simgeliyorlar.

Büyük Cihad'dan Frenk Fodulluğuna

Ekmeleddin İhsanoğlu, Osmanlı bilim tarihi alanındaki en yetkin isimlerden biri; ilk el kaynaklara uzanan çalışmalarının ışığında yeni sözler söyleyen, yeni saptamalarla ortaya çıkan bir araştırmacı. Büyük Cihad’dan Frenk Fodulluğuna, İhsanoğlu’nun beş makalesini ve ayrıntılı değerlendirmelerini içeriyor.

Geçmişle Gelecek Arasında
Siyasi Düşünce Konulu Altı Deneme

Hannah Arendt’in seçme eserlerinden oluşan dizinin ikinci cildi, kitaba adını veren giriş yazısı ve onu izleyen sekiz makaleyle hem temel bir eser, hem güncel bir eser: Gelenekle modernlik arasındaki ilişki... Modern çağın eski metafiziğin yerine koymayı amaçladığı tarih kavramı... Otoritenin çağımızda yitişinin yarattığı bunalımlar...

Dizginsiz Bir Sabırla

Tomás Borge, Sandinist hareketin kurucularından. Yola birlikte çıktığı arkadaşlarının tümü öldü, anı yazma işi Borge’ye düştü. Dizginsiz Bir Sabırla’da Borge’nin sofu bir anneyle başetmeye çalıştığı, kız peşinde koştuğu yeni yetmelik dönemi var. Sonra Sandinist Halk Kurtuluş Cephesi’nin kurucusu Carlos Fonseca’nın hayatı. Ve tabii ki, Nikaragua Devrimi’nin zorlu, acılı, şiirli, şarkılı, dayanışmalı, bol kayıplı ve hep umutlu hikayesi. Sahici bir devrimin uzun yolu.

Oryantalizm, Hegemonya ve Kültürel Fark

“Batılı” ve “Doğulu” akademisyenlerce kaleme alınmış sekiz makaleden oluşan kitap, Müslüman kadınların peçesine ya da Kuzey Afrika’da uygulanan kadın sünnetine ilişkin Batılı yaklaşımlardan uluslararası ilişkiler kuramına, sinemadan İslamî harekete, hegemonik Batılı söylemlerin yaşadığımız dünyayı nasıl kaplayabildiğini, örtebildiğini inceliyor.

Türkiye'de Milli Şef Dönemi Cilt 1
Dönemin iç ve dış politikası üzerine bir araştırma

Koçak’ın iki ciltlik araştırması, Atatürk döneminin son siyasal tecrübelerinden Savaş’ın bitimine dek uzanıyor: Türkiye, dış politika açısından “netameli” ve bir dönemi geride bırakmış; iç siyasal gelişmeler, bugün bile izleri silinmemiş karar, uygulamalarla biçimlenmiş, iktisadî alanda önemli değişimler yaşanmıştır.

Türkiye'de Milli Şef Dönemi Cilt 2
(1938-1945)

Cumhuriyet tarihinin bütününü kavrayabilmek için bir temel kaynak niteliğindeki Millî Şef Dönemi’nin ikinci cildi, Saydam hükümetinin kuruluşuyla ve önemli bir soruyla başlıyor: İnönü’nün 1939’daki İstanbul Üniversitesi konuşması, demokrasi müjdesi miydi?

Sosyoloji Yazıları

Max Weber, Şerif Mardin’in deyişiyle “Günümüzün sosyoloji biliminin önderleri arasında zirvedeki yeri dolayısıyla üzerinde sık sık durulan simalardan biri”.

Türk-Yunan İmparatorluğu
Arabölge Gerçeği Işığında Osmanlı Tarihine Bakış

Kitsikis’in Türk-Yunan İmparatorluğu üzerinden yansıtmaya çalıştığı temel tez, Yunan milliyetçilerini öfkelendirmiş, tarihçiler arasında tartışma yaratmıştı. Yazarın kendi sözleriyle: “Osmanlı İmparatorluğu, Yunanlılar için ‘400 yıllık bir kölelik’ dönemi değil, tam tersine, Yunan kültürünün kesin surette katkıda bulunduğu ve Yunanlıların öğünç duymaları gereken, evrensel tarihin görkemli bir yapıtıdır.”

Tekinalp
Bir Türk Yurtseveri

Moiz Kohen ya da Türkleşmiş adıyla Munis Tekinalp: Yahudi kökenini hep ikinci plana itmiş; dindaşlarını da bu yola çekmeye, Sela- nik’ten İstanbul’a kadar tüm Yahudileri “Türkleştirme”ye çalışırken işi onlara yeni bir “On Emir” önermeye kadar bir Türk milliyetçisi... Saygın araştırmacı Prof. Jacob M. Landau’nun hazırladığı kitapta, Tekinalp’in Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan düşünsel serüveni, hem kendi yazılarından örneklerle hem Landau’nun değerlendirmeleriyle akıyor.

Popüler Siyasî Deyimler Sözlüğü

Gündelik siyaset, simgelerle, sloganlarla, deyimlerle, sembolleşmiş tarihlerle veya rakamlarla yürüyor. Hele toplumsal iletişime jestlerin ve dolaylı anlatımların hâkim olduğu Türkiye’de, böylesi mecazları ve deyimleri dikkate almayan bir siyasî tarih eksik demektir.

Aleviler, Sünniler ve... Öteki Sivas

Sivas: Bir “ateş” şehri; 16. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan kesintisiz göçün, “kaçış”ın çıkış noktası; bir dönem Birlik Partisi’nin, Aleviler’in kalesi; madımak bitkisinin, Madımak türküsünün ve Madımak Oteli’nin toprağı... Yüzyıllar öncesinden bugüne Sivas’ın ve “Sivaslı”nın hikayesi.