Psikoloji - 3. sayfa

Zor Bir Ailede Büyümek
Geçmişi Onarmanın ve Hayatını Geri Kazanmanın Yolları

Her birimiz küçükken anne-babalarımızın içimize ektiği zihinsel ve duygusal tohumlarla büyüyoruz. Kimi ailelerde bu tohumlar sevgi, saygı ve bağımsızlık kaynağı olurken, ne yazık ki birçok ailede tohumların arasında korku, yaptırım ve suçluluk duyguları da bulunuyor.

Kuşaktan Kuşağa Aktarım
Çocuklarımız Çocuklarını Nasıl Eğitiyor?

Aile tarihi, kuşkusuz, kişinin değerlerinin ve sosyal alışkanlıklarının şekillenmesinde en önemli etkenlerden biri. Her kuşak, içine doğduğu ailenin aktardığı genetik ve psişik yapıya, sosyokültürel modele dayanarak sosyalleşiyor ve kendisini bu çerçeve içinde tanımlıyor. Öte yandan, bir kuşaktan diğerine geçişte, toplumsal değişime paralel olarak, pek çok ekonomik, sosyokültürel, sembolik, psikolojik ve pedagojik dönüşüm de yaşanıyor. Her kuşak, aileden devraldığı bilgiyi yeniden üreterek yeni düşünme, olma ve yapma biçimleri geliştiriyor.

"Boşuna mı Okuduk?"
Türkiye’de Beyaz Yakalı İşsizliği

“Diploma = iş” denklemi gitgide geçersizleşiyor. Genç işsizliği ve ‘okumuşların’ işsizliği, dünyada da Türkiye’de de istisnai olmaktan çıktı. Zamanımız kapitalizminde işsizliğin yapısal niteliği aşikâr hale gelirken, tahsilli, kalifiye çalışanlar yani “beyaz yakalılar” da güvencesizleşme sürecinin kurbanı oluyor, imtiyazlarını kaybediyorlar.

İkili İlişkilerde Duygusal Manipülasyon
Narsist Bir Partnerle Yüzleşmek

Basit küçük manipülasyonlar çiftlerin gündelik hayatlarının bir parçası olsa da, “narsistik sapkınlık” biçimini aldığında önemli bir soruna dönüşür. Narsist partner kendi iktidarını yerleştirmek ve eşini kendi istediği kişiliğe büründürmek için baştan çıkartıcı, kurnazca yollara başvurur. Avının kanını sonuna kadar emerek kendisinde eksik olanı çekip alır ve böylece kendisini tamamlar. Günümüzde gitgide daha sık rastlanan bir ilişki modeli haline gelen narsistik manipülasyon ilişkileri bu kitabın konusunu oluşturuyor.

Ebeveynin Ölümü
Yeni Bir Yetişkin Kimliğine Geçiş

Birçok yetişkin, ortayaş yıllarının en yoğun döneminde, tam da kendi yaşlanmalarıyla yüzleştikleri bir sırada ebeveynlerini kaybeder. Bu kayıp her ne kadar beklenen bir olay olsa da, kişi üzerindeki etkileri beklenmedik ölçüde sarsıcı olabilir. Bu kitap ebeveyn kaybı olgusunun, yetişkinin hayatında ne anlama geldiğini ve nasıl sonuçlara yol açtığını ele alıyor.

Annelik Duygusu
Mitler ve Deneyimler

Anne olmak hayatı her bakımdan değiştirir. Beklenti ve deneyimler, kadınların içinde yaşadığı hayatın sosyal ve kültürel bağlamı tarafından şekillendirilse de, anne olmanın bireysel yaşamöyküsünde çok önemli bir yeri vardır. Bu kitap da, bir grup kadının anneliğe giden yolculuklarını nasıl anlamlandırdığını ele alıyor.

Zehirlenen Çocukluk
Modern Dünyanın Çocuklar Üzerindeki Zararlı Etkileri

20.yüzyılın ikinci yarısından beri içinde yaşadığımız modern dünya, bir yandan hayatlarımızı hiç olmadığı kadar renklendirip kolaylaştırırken diğer yandan inanılmaz derecede hızlanan temposuyla bizi strese sokuyor. Yetişkinler olarak yaşadığımız toplumsal değişimin farkında olsak ve dizginleri tamamen elimizden bırakmamaya çalışsak da, korumayı unuttuğumuz bir şey var: çocuklar.

Âşık Olmak
Sevgililerimizi Neye Göre Seçeriz?

Âşık olmak, çoğu insanın yaşamındaki duygusal açıdan en heyecanlı, en coşkulu, en karmaşık, en derin ve en önemli deneyimlerden biri. İnsanların tarih boyunca aşk iksirlerine, büyülere, fallara ve dualara başvurarak aşkın esrarını çözmeye ve denetlemeye çalışmalarına bu nedenle şaşmamak gerek. Uzun yıllardır çift terapisti olarak çalışan Ayala Malach Pines, Âşık Olmak’ta bu eşsiz deneyimin kapsamlı bir çözümlemesini yapıyor.

Muzaffer Şerif'e Armağan
Muzaffer Şerif'ten Muzafer Sherif'e

Muzaffer Şerif'in (Başoğlu) adı Türkiye'de daha çok, 1948'deki "Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Olayları" vesilesiyle geçer. "Komünistlik" karalamasıyla cadı avına maruz bırakılan ve üniversiteden uzaklaştırılan akademisyenlerden biridir. Şerif, bu olayın ardından Türkiye'den ayrılmıştır. Onun uluslararası sosyal psikoloji literatüründe saygın bir yer kaplayan ve artık Muzafer Sherif olarak anılan çehresi ise, Türkiye'de o kadar fazla bilinmiyor.

Erkekler Kadınlardan Neden Korkar

Ünlü Fransız psikiyatr Jean Cournut bu "anatomik kader" i mitolojiden edebiyata antropolojiden sosyolojiye psikolojiden felsefeye dek uzanan geniş bir disipliner prizma ışığında inceliyor.

Psikanalizin Serüveni ve Çağrısı

Tıpkı sekstantı olmayan bir gemici gibi, bilinçdışının karanlık sularında teorisiz yola koyulmuş bir psikiyatrist kısa süre sonra denizde kaybolacaktır. Psikanalitik teori dinamik psikiyatrinin temelidir. O, hastanın kaotik görünen iç dünyasına bir düzen getirir.

Sürmenaja Son

Çağımızın gerçek felaketlerinden biri olan sürmenaj tek tek hepimizin varlığını tehdit ediyor ve bize zarar veriyor: Stres, sıkıntı, öfke... Yakamızı bırakmayan türlü türlü olumsuzluk ve can sıkıntısı yüzünden iç dengemizi ve sosyal, mesleki yaşantımızı, aile hayatımızı allak bullak ediyoruz. Ardından gelsin doyumsuzluk, kaygı ve bunalım...Soruna nasıl çözüm bulacağız?

Kendine Saygı
Başkalarıyla Daha İyi Geçinmek İçin Kendini Sevmek

Psikiyatri uzmanları Christophe André ile François Lelord Kendine Saygı’da aile içinde, iş yaşamında ve ikili ilişkilerde bu hassas kavramı tüm boyutlarıyla tartışıyor, örnek vakalarla ve bilimsel araştırma sonuçlarıyla konuyu somutlaştırarak okuru etkin biçimde eserin içine katmayı başarıyorlar.

Hayır Demeyi Bilmek
Sağlıklı sosyal ilişkiler için reddetmeyi öğrenmek

“Hayır” demek hepimize neden bu kadar zor gelir? Onaylamadığımız düşünceleri onaylar görünmek pahasına, bizi başkalarına uyum sağlamaya iten nedir? İlişkilerimizde sevilmeme ya da reddedilme tehdidi bizi nasıl yönlendirir? Haklı bir “hayır”ı ifade etmek, gerçek bir bireyin oluşmasına ve güçlemesine nasıl katkıda bulunur? Kalıplardan kurtularak düşüncelerimizi özgürce ifade edebilmek mümkün müdür?

"Zor Kişilikler"le Yaşamak

Problemlerimizin kaynağını, çoğu zaman hayatımızdaki “başka kişiler”in yaşantımızı ne derece etkilediklerini fark etmeksizin yanlış yerlerde ararız. Sorunlarımızın odağındaki “başka kişiler”i fark ettiğimizde, onların birer “zor kişilik” olarak en yakın dostumuz, iş arkadaşımız hatta eşimiz olduğunu görürüz. “Zor kişilikler”in çevresi, bu kişilerin sürekli olarak sergiledikleri davranışlar karşısında şaşkınlığa düşer:

Depresyon
Hüzünden Melankoliye

Depresyon... Ilık bir hüzünden melankolinin kopkoyu karanlığına uzanan değişik tonlardaki o bildik duygu... Onunla tanışmayanımız yok gibi. Çünkü onun çağında yaşıyoruz. Sokaklarımızda dolaşıyor, evlerimize girip çıkıyor.

Şizofreni En Uzak Ülke

Şizofreni, insanı bilincin köşesine sıkıştırıp, bilinçdışına sığınmak zorunda bırakan bir ruhsal bozukluk. Alışılagelmiş algılama ve yorumlama biçimlerine yabancılaşan kişi, içinde yaşadığı toplumdan kopuyor ve kendi iç dünyasının derinliklerinde sürüklenmeye başlıyor.